İçeriğe geç

Kumar Bağımlılığı Türleri – Girne Psikolog Onur Aydın ile Farkındalık ve Tedavi

    Kumar Bagimliligi Turleri ve Tedavi Yontemleri1 | Klinik Psikolog Onur Aydın

    Kumar bağımlılığı, bireyin düşünce, duygu ve davranışlarını derinden etkileyen, zamanla yaşamın tüm alanlarına yayılan bir kontrol kaybı durumudur. Bu bozukluk yalnızca maddi kayıplara yol açmakla kalmaz; kişinin özsaygısını zedeler, aile ilişkilerini yıpratır ve ruhsal dengeyi bozar. Kumar bağımlılığı türleri, her bireyin kişilik yapısına, oynama motivasyonuna ve çevresel koşullarına göre değişiklik gösterir. Bazı bireyler heyecan arayışıyla kumara yönelirken, bazıları duygusal boşluklarını doldurmak veya stresle baş etmek için bu davranışı geliştirir. Bu nedenle her bir tür, farklı psikolojik mekanizmalarla beslenir ve tedavi yaklaşımı da buna göre şekillendirilir.

    Kumar bağımlılığı türleri arasında fark yaratabilecek en önemli etkenlerden biri, kişinin kumar oynama nedenidir. Örneğin, “kaçış odaklı kumarbaz” genellikle duygusal acıdan kaçmak için kumar oynarken, “kontrol yanılsaması yaşayan kumarbaz” kazancın kendi becerisiyle ilişkili olduğuna inanır. Bu bilişsel çarpıtmalar, bağımlılığın pekişmesine neden olur. Her iki durumda da kişi, zamanla gerçeklik algısını yitirir ve kumar davranışı üzerinde kontrol kurmakta zorlanır.

    İşte bu noktada Lefkoşa psikolog desteği, farkındalığın gelişmesi açısından büyük önem taşır. Uzman bir terapist, bireyin kumar oynama motivasyonunu, düşünce kalıplarını ve duygusal tetikleyicilerini analiz ederek kişiye özel bir müdahale planı oluşturur. Bu profesyonel değerlendirme, sadece yüzeydeki davranışı değil, bağımlılığın altında yatan kök nedenleri anlamayı da amaçlar.

    Lefkoşa psikolog desteğiyle yapılan değerlendirme sürecinde, bağımlının yaşam öyküsü, stres faktörleri, aile dinamikleri ve duygusal ihtiyaçları ayrıntılı biçimde incelenir. Bu değerlendirme sonucunda bireyin hangi kumar bağımlılığı türleri kapsamında olduğu belirlenir; böylece en uygun terapi yöntemi seçilir. Bazı bireylerde bilişsel-davranışçı müdahaleler etkili olurken, bazılarında duygusal farkındalık ve mindfulness temelli yaklaşımlar daha kalıcı sonuç verir.

    Uzman desteği olmadan kumar davranışı genellikle tekrarlama eğilimindedir. Ancak doğru terapi planı ve sürekli psikolojik destek sayesinde kişi, hem dürtülerini hem de düşünce kalıplarını yeniden yapılandırabilir. Lefkoşa psikolog Onur Aydın gibi profesyoneller, bireyin kendi iç kontrolünü güçlendirmesine ve bağımlılığın yerine sağlıklı yaşam alışkanlıklarını koymasına rehberlik eder.

    Sonuç olarak, kumar bağımlılığı türleri hakkında farkındalık kazanmak yalnızca tedavi sürecinin başlangıcı değil, aynı zamanda bireyin kendini yeniden tanımasının da yoludur. Doğru analiz, bilinçli farkındalık ve profesyonel destekle, bağımlılığın kökleri çözülebilir ve kişi yaşamında yeniden dengeyi kurabilir.

    Kumar Bağımlılığı Türleri Nelerdir?

    Kumar bağımlılığı türleri, kişinin oyun oynama biçimi, duygusal ihtiyaçları ve psikolojik eğilimlerine göre farklılık gösterir. Uzmanlar, bağımlılığın sadece bir davranış sorunu değil, aynı zamanda duygusal düzenleme bozukluğu olduğuna dikkat çeker. Bu nedenle, her bir kumar bağımlılığı türü, farklı düşünce kalıpları ve motivasyon kaynaklarıyla şekillenir. Bağımlılık sürecini anlamak, tedavinin yönünü belirlemede kritik öneme sahiptir.

    İlk grup, baskı altında kumar oynayan bireylerdir. Bu kişiler genellikle stres, kaygı, yalnızlık veya depresyon gibi duygusal zorlanmalar yaşadıklarında kumara yönelirler. Kumar, onlar için geçici bir rahatlama ve kaçış yolu işlevi görür. Ancak bu kısa süreli rahatlama hissi, zamanla bir döngüye dönüşür. Stres arttıkça kumar oynama isteği de artar ve kişi kontrolünü kaybeder. Bu bağımlılık türü, duygusal dayanıklılığın zayıf olduğu durumlarda daha sık görülür.

    İkinci grup ise heyecan arayan kumarbazlar olarak tanımlanır. Bu kişiler için kumar, risk alma ve adrenalin duygusunun merkezindedir. Kazanma ihtimali, beyindeki ödül sistemini tetikler ve kişiye güçlü bir heyecan duygusu verir. Zamanla bu his bağımlılığa dönüşür. Heyecan arayışlı kumar bağımlılığı türleri, genellikle rekabetçi ve dürtüsel kişilik özelliklerine sahip bireylerde görülür. Bu tür bağımlılıkta kişi, “bir kez daha kazanabilirim” düşüncesiyle hareket eder ve bu inanç, kontrolsüz davranışlara yol açar.

    Üçüncü grup, alışkanlık bağımlılığı geliştiren bireylerdir. Bu kişiler için kumar artık yalnızca bir aktivite değil, günlük yaşamın vazgeçilmez bir parçasıdır. Kumar oynama eylemi, boş zaman değerlendirme, rahatlama veya sosyal etkileşimle iç içe geçmiştir. Bu bağımlılık türünde kişi genellikle duygusal boşluk yaşamaz; ancak kumar oynama davranışı otomatik hale geldiği için bırakmak oldukça güçtür. Bu grup, “farkında olmadan bağımlı hale gelen” bireyleri temsil eder.

    Her bir kumar bağımlılığı türü, farklı tedavi yaklaşımları gerektirir. Lefkoşa psikolog desteği, bu noktada büyük önem taşır. Uzman bir terapist, bireyin hangi bağımlılık türü içinde olduğunu belirlemek için detaylı bir psikolojik değerlendirme yapar. Lefkoşa psikolog Onur Aydın, her danışanın kumar oynama motivasyonunu, düşünce yapısını ve duygusal tepkilerini analiz ederek kişiye özel bir terapi planı oluşturur. Bu süreçte amaç yalnızca kumar davranışını durdurmak değil, bireyin içsel ihtiyaçlarını anlamak ve sağlıklı baş etme becerileri kazandırmaktır.

    Profesyonel destek, özellikle kumar bağımlılığı türleri arasındaki farkların doğru tespit edilmesi açısından kritiktir. Çünkü her türün temelinde farklı psikodinamikler yatar: kimisi duygusal kaçış ararken, kimisi heyecan bağımlısıdır, kimisi ise farkında olmadan bir alışkanlık döngüsüne girmiştir. Bu nedenle tedavide “tek tip çözüm” yerine bireyin yaşam öyküsüne, motivasyonuna ve psikolojik yapısına uygun bir terapi modeli uygulanmalıdır.

    Sonuç olarak, kumar bağımlılığı türleri hakkında bilinçlenmek, hem erken farkındalık hem de etkili tedavi açısından büyük önem taşır. Lefkoşa psikolog desteğiyle yürütülen kişiselleştirilmiş terapi süreci, bireyin davranış döngüsünü yeniden yapılandırmasına ve kumarsız bir yaşam kurmasına yardımcı olur. Her tür bağımlılık değiştirilebilir — doğru farkındalık, sabır ve profesyonel rehberlik ile.

    kumar bağımlılığı türleri arasında kumarhane oyunları başrol oynar.

    Profesyonel destek, özellikle kumar bağımlılığı türleri arasındaki farkların doğru tespit edilmesi açısından kritiktir. Çünkü her türün temelinde farklı psikodinamikler yatar: kimisi duygusal kaçış ararken, kimisi heyecan bağımlısıdır, kimisi ise farkında olmadan bir alışkanlık döngüsüne girmiştir. Bu nedenle tedavide “tek tip çözüm” yerine bireyin yaşam öyküsüne, motivasyonuna ve psikolojik yapısına uygun bir terapi modeli uygulanmalıdır.

    Sonuç olarak, kumar bağımlılığı türleri hakkında bilinçlenmek, hem erken farkındalık hem de etkili tedavi açısından büyük önem taşır. Lefkoşa psikolog desteğiyle yürütülen kişiselleştirilmiş terapi süreci, bireyin davranış döngüsünü yeniden yapılandırmasına ve kumarsız bir yaşam kurmasına yardımcı olur. Her tür bağımlılık değiştirilebilir — doğru farkındalık, sabır ve profesyonel rehberlik ile.

    Kumar Bağımlılığı Türlerinin Belirtileri

    Kumar bağımlılığı türleri, davranışsal, duygusal ve bilişsel düzeyde farklı şekillerde ortaya çıkabilir. Her tür, kişinin kişilik yapısına, stresle baş etme becerilerine ve yaşam koşullarına göre kendine özgü belirtiler gösterir. Genel olarak kumar bağımlılığının en dikkat çekici özellikleri arasında para yönetiminde kontrolsüzlük, yalan söyleme, gizli kumar oynama, borçlanma, aile ilişkilerinde bozulma ve yoğun suçluluk duygusu yer alır. Ancak her bir kumar bağımlılığı türü, bu belirtileri farklı biçimlerde sergiler.

    Baskı altında kumar oynayan bireylerde genellikle duygusal tetiklenme ön plandadır. Bu kişiler stresli, kaygılı veya depresif olduklarında kumara yönelirler. Kumar, onlar için kısa süreli bir rahatlama ve kaçış yöntemi haline gelir. Zamanla kişi, duygusal zorluklarla baş etmek için başka yollar geliştiremez ve bağımlılık döngüsüne girer. Bu grupta suçluluk duygusu, kendini eleştirme ve kaybettikçe daha fazla oynama eğilimi (kayıp peşinde koşma davranışı) sık görülür.

    Heyecan arayan kumar bağımlılığı türlerinde ise adrenalin ihtiyacı ve risk alma davranışı öne çıkar. Bu bireyler genellikle kazandıklarında aşırı bir coşku, kaybettiklerinde ise yeniden deneme isteği yaşarlar. “Bir sonraki el mutlaka kazanacağım” düşüncesi, bağımlılığı besleyen irrasyonel bir inanç haline gelir. Bu türde, kumar oynama eylemi bir “haz arayışı” davranışına dönüşür ve kişi kayıplarına rağmen oynamaya devam eder.

    Alışkanlık temelli kumar bağımlılığı türleri, daha sinsi ve fark edilmesi güç bir şekilde ilerler. Bu bireylerde belirgin bir duygusal tetikleyici olmayabilir; kumar oynamak günlük rutinin bir parçası haline gelmiştir. Kişi “sadece eğleniyorum” veya “bana zarar vermiyor” gibi düşüncelerle durumu rasyonalize eder. Ancak zamanla bu davranış kontrolsüz hale gelir ve kişi farkında olmadan ciddi mali ve sosyal kayıplar yaşamaya başlar.

    Tüm bu farklı kumar bağımlılığı türleri, ortak bazı belirtiler de gösterir:

    • Kumar oynamayı bırakmaya yönelik başarısız girişimler

    • Mali sıkıntılara rağmen yeniden oynama isteği

    • Yakın çevreden para borç alma veya borçları gizleme

    • Aile, iş veya okul sorumluluklarını ihmal etme

    • Oynayamadığında huzursuzluk, gerginlik ve öfke hissetme

    Bu belirtiler zamanında fark edilmezse bağımlılık ilerleyerek kişinin hem ruhsal hem de fiziksel sağlığını olumsuz etkiler. Bu noktada profesyonel destek almak, döngüyü kırmanın en etkili yoludur.

    Lefkoşa psikolog desteğiyle gerçekleştirilen psikolojik değerlendirme süreci, bireyin bağımlılığının hangi aşamada olduğunu, hangi kumar bağımlılığı türleri içinde yer aldığını ve bu davranışın altında yatan duygusal dinamikleri ortaya koyar. Uzman psikolog, terapi sürecinde hem davranışsal hem de bilişsel düzeyde değişim sağlamayı hedefler. Bu analiz sayesinde, kişi yalnızca kumar oynama dürtüsünü değil, bu dürtüyü tetikleyen düşünce ve duyguları da fark eder.

    Sonuç olarak, kumar bağımlılığı türleri fark edilmediğinde yaşamın her alanında yıkıcı sonuçlar doğurabilir. Ancak erken farkındalık ve Lefkoşa psikolog desteğiyle yürütülen terapi süreci, kişinin kendi davranış örüntülerini tanımasını, kontrolünü yeniden kazanmasını ve sağlıklı bir yaşam kurmasını mümkün kılar.

    Kumar Bağımlılığı Türlerinin Nedenleri

    Kumar bağımlılığı türleri çeşitli etkenlerin bir araya gelmesiyle ortaya çıkar; tek bir sebep nadiren kâfi olur. Genetik yatkınlıktan nörobiyolojiye, erken yaş deneyimlerinden öğrenilmiş baş etme stratejilerine kadar birçok faktör bu tabloda rol oynar.

    1. Genetik ve nörobiyolojik yatkınlık
      Bazı bireylerde ödül sistemini düzenleyen genetik farklılıklar bulunur. Bu farklılıklar dopamin ve diğer nörotransmitterlerin işleyişini etkileyerek, ödül deneyimini ve risk alma eğilimini güçlendirir. Bu nedenle belirli kişilerde kumar bağımlılığı türleri diğerlerine göre daha çabuk yerleşebilir. Beyindeki ödül döngüsünün aşırı aktive olması, kumar oynandığında güçlenen bir geri bildirim döngüsü oluşturur; kazanma anındaki yükselme, kayıpları telafi etme davranışını besler.

    2. Öğrenme ve koşullanma mekanizmaları
      Tekrarlanan kazanma-durma deneyimleri (ara ödüller) beyni koşullar. Bu rastgele pekiştirme modeli, slot makineleri veya bahis oyunlarında görülen davranış biçimlerinin temelini oluşturur. Dolayısıyla kumar bağımlılığı türleri birer öğrenilmiş tepki haline gelir: kişi ödül beklentisiyle tekrar eder ve alışkanlık pekişir.

    3. Bilişsel çarpıtmalar ve inanç sistemleri
      “Kontrol yanılsaması”, “kayıp peşinde koşma” ve “şansın dönmesi” gibi düşünceler, davranışı rasyonelleştirir. Bu bilişsel çarpıtmalar, farklı kumar bağımlılığı türleri içinde ortak olarak gözlenir ve kişiyi zararlı döngüye bağlar. Bu inançlar, mantıksal değerlendirmeyi gölgeleterek riskli davranışların sürmesine neden olur.

    4. Kişilik özellikleri — dürtüsellik ve heyecan arayışı
      Yüksek dürtüsellik, düşük özdenetim veya yüksek duygu arayışı olan kişilik profilleri, heyecan odaklı kumar bağımlılığı türleri için risk oluşturur. Bu bireyler anlık ödülü ve adrenalini önceliklendirir; uzun vadeli sonuçları göz ardı etme eğilimindedir.

    5. Duygusal düzenleme ve baş etme stratejileri
      Kumar birçok kişi için baskı, sıkıntı veya yalnızlıkla baş etme yolu haline gelir. Duyguları düzenlemede yetersizlik yaşayanlarda kaçış amaçlı kumar bağımlılığı türleri daha sık görülür. Kumar, geçici rahatlama sağladığı için tekrar tercih edilir ve bağımlılık gelişir.

    6. Çevresel ve sosyal etkiler
      Erişilebilirlik (kumarhaneler, online platformlar), arkadaş çevresi ve kültürel normalizasyon bağımlılığı tetikler. Bu faktörler, hangi kumar bağımlılığı türlerinin gelişeceğini de şekillendirir: örneğin sosyal ortamlarda kumar kültürü güçlüyse, sosyal tetiklemeli türler öne çıkar.

    7. Erken deneyimler ve model alma
      Çocuklukta kumarla ilişkili örnek alma veya ekonomik stres yaşama, ileride kumar bağımlılığı türleri geliştirme riskini artırır. Erken dönemde öğrenilen baş etme biçimleri erişkin yaşamda tekrar edilebilir.

    8. Komorbid psikiyatrik durumlar
      Depresyon, anksiyete, madde kullanım bozuklukları gibi eşlik eden rahatsızlıklar, kumar bağımlılığı türleri gelişimini kolaylaştırır. Bu durumlar hem tetikleyici hem de sürdürücü rol oynar.

    9. Ekonomik ve yaşam stresi faktörleri
      İş kaybı, borçlar veya ekonomik belirsizlikler kumar davranışını artırabilir; kimi zaman “hızlı çözüm” beklentisiyle risk alma eğilimi yükselir. Bu faktörler, mali temelli kumar bağımlılığı türlerinin temel dinamiklerini oluşturur.

    10. Online erişim ve teknoloji etkisi
      Mobil ve internet tabanlı bahisler, düşük sürtünme (kolay erişim) sayesinde bağımlılık riskini yükseltir. Bu yeni ortam, kimi kumar bağımlılığı türlerini hızlandırır ve gizlemeyi kolaylaştırır.


    Lefkoşa psikolog desteği, yukarıda sıralanan çoklu nedenlerin her birini değerlendirecek kapsamlı bir yaklaşım sunar. Uzmanlar; genetik, nörobiyolojik, bilişsel ve çevresel faktörleri göz önünde bulundurarak hangi kumar bağımlılığı türleriyle karşılaşıldığını tayin eder ve bireye özel müdahale stratejileri geliştirir. BDT, motivasyonel görüşme, maruz bırakma, aile terapisi ve nüks önleme programları bu mekanizmaları hedefleyerek kalıcı değişim sağlar.

    lefkoşa psikolog ekibimiz kumar bağımlılığı türleri için tedavi uygulamaktadır.

    Kumar Bağımlılığı Türleri ve Tedavisi

    1) Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT / CBT) — Temel ve Hızlı Etki

    BDT, kumar bağımlılığı türleri arasında en yaygın ve güçlü desteğe sahip yaklaşımlardan biridir. Terapinin temel hedefleri: tetikleyici düşünceleri (ör. “kayıplarımın ardından kazanacağım”), otomatik inançları ve kaçınma/tekrarlama davranışlarını tanımlamak; bunları deneysel ödevler, davranış denemeleri ve bilişsel yeniden yapılandırma ile değiştirmektir.
    Uygulama örnekleri: düşünce kaydı tutmak, “kayıp peşinde koşma” dürtüsünü deneyimlemeye yönelik kontrollü davranış denemeleri, tetikleyici durumlara yaklaşma planları ve mali sınır koyma becerilerinin öğretilmesi. BDT, kısa ve orta vadede kumar sıklığını ve zararını azaltmada etkili bulunmuştur.


    2) Motivasyonel Görüşme (MI) — Değişime Hazırlık ve İrade Güçlendirme

    Motivasyonel görüşme, danışanın değişim konusundaki isteksizliğini/kararsızlığını çözmeyi hedefler. Terapist tarafsız, sorgulayıcı değil meraklı bir tavır alır; danışanın kendi değerleri ile mevcut kumar davranışı arasındaki çelişkiyi ortaya çıkarır.
    Kullanımı: ilk seanslarda MI ile danışanın hedefleri ve “değişme hazırlığı” netleştirilir; içsel motivasyon güçlendirilir; ardından BDT ya da diğer aktif müdahalelere geçilir. Araştırmalar MI’nin kumar davranışında kısa-dönem düşüşler sağlayabildiğini göstermektedir.


    3) Mindfulness-temelli ve Duygu Düzenleme Yaklaşımları

    Mindfulness temelli müdahaleler (MBCT, DBT öğeleri) kişinin anksiyete, dürtü ve otomatik düşünce patikalarını “yargısızca” gözlemleyebilmesini sağlar. Bu yaklaşımlar kumar bağımlılığı türleri içinde özellikle duygusal kaçış veya stresle baş etme amacıyla oynayanlarda etkilidir.
    Pratik uygulamalar: beden taraması, kısa farkındalık meditasyonları, dürtüyle karşılaşıldığında ısrarcı davranmak yerine “dürtüyü izleme” egzersizleri. Sistematik incelemeler mindfulness tabanlı müdahalelerin kumar dürtülerini ve finansal zararı azaltmaya yardımcı olabileceğini göstermiştir.


    4) Davranışsal Müdahaleler: Maruz Bırakma / Davranış Deneyleri ve Kontenjan Yönetimi

    • Maruz bırakma / davranış denemeleri: Bazı tetikleyici durumlara kademeli, kontrollü şekilde yaklaşma (ör. bahis uygulamalarını açmamak için kısa süreli kısıtlamalarla başlama) dürtünün söndürülmesine yardımcı olur.

    • Contingency management (ödüllendirme): Olumlu davranışı (ör. belli bir süre kumarsız kalma) ödüllendiren sistemler, madde bağımlılığında olduğu gibi bazı davranış bağımlılıklarına katkı verebilir; kumarda da uyarlanabilir. Bu yöntemler tedaviye bağlılığı ve kazanımları artırır.


    5) Aile Terapisi ve Sistemik Müdahaleler

    Kumar genellikle ailenin finansal, iletişimsel ve duygusal işleyişini bozar. Aile terapileri:

    • İletişimi yeniden kurma, güveni onarma, mali sınırları düzenleme,

    • Yakınların destek ve sınır koyma becerilerini güçlendirme,

    • Eşin veya aile üyelerinin enabling (kolaylaştırma) davranışlarını tanıma ve değiştirme üzerine çalışır.
      Aile katılımı tedaviye uyumu artırır ve nüks riskini düşürür.


    6) Destek Grupları ve Peer-Destek (Gamblers Anonymous vb.)

    12-adımlı programlar ve destek grupları (ör. Gamblers Anonymous) çoğu danışanın uzun dönem sürdürdüğü destek ağlarıdır. Grup ortamı; sorumluluk, paylaşım, rol modeller ve sürdürülebilir sosyal destek sunar. Kanıtlar değişken olsa da pek çok kişi için GA katılımı uzun dönemde fayda sağlamaktadır; grup, tedavi paketine güçlü bir tamamlayıcıdır.


    7) Mali Danışmanlık, Erişim Azaltma ve Çevresel Önlemler

    Davranışı engellemeye yönelik somut adımlar çok önemlidir: banka kartlarını sınırlandırmak, kredi kartı kullanmamak, bahis uygulamalarını kaldırmak, otomatik ödeme fiziki engelleri koymak; mali danışmanlıkla borç planı çıkarmak. Bu önlemler “davranışın fiziki olanaklarını” azaltır ve terapiyle birlikte etkilidir. (Mayo Clinic ve diğer rehberler bu tür yönetimi önerir.) Mayo Clinic


    8) Relapse Prevention (Nüks Önleme) — Uzun Dönem Strateji

    Nüks önleme programları: tetikleyici tanımlama, kriz planı hazırlama, güvenilir destek kişileri belirleme, stres yönetimi araç seti oluşturma ve düzenli takip/ara seansları içerir. Uzun dönem sürdürülebilirlik için nüks planları şarttır; birçok programda “uygulama sonrası destek” (booster seanslar) önerilir.


    9) İlaçlar — Ne Zaman ve Kimle Değerlendirilmeli?

    Soru: “İlaç var mı, gerekli mi?” Bazı vakalarda (eşlik eden ağır depresyon, bipolar bozukluk, şiddetli dürtüsellik) psikiyatri görüşü ve ilaç (ör. bazı antidepresanlar, opioid reseptör antagonisti olarak naltrekson gibi) tartışılabilir. Ancak ilaçlar tek başına çözüm değildir; genellikle psikoterapi ve sosyal müdahalelerle birlikte değerlendirilir. Tıbbi kararlar uzman psikiyatristle yapılmalıdır. (Bu konuda kanıt bulanık; multidisipliner karar önerilir.)


    10) Kombine ve Aşamalı Yaklaşım — En Etkili Model

    Kumar bağımlılığı türleri farklılık gösterdiği için ideal tedavi aşamalıdır:

    1. Değerlendirme ve motivasyon (MI),

    2. Davranışsal ve bilişsel müdahaleler (BDT + maruz bırakma / davranış deneyleri),

    3. Destekleyici uygulamalar (mindfulness, aile terapisi, mali danışmanlık),

    4. Sosyal destek ve uzun dönem nüks önleme (GA, düzenli takip).
      Bu kombinasyon, kısa ve uzun vadede riskleri azaltma, mali zararı kontrol altına alma ve yaşam kalitesini iyileştirme potansiyeline sahiptir.


    Lefkoşa’da (ve çevresinde) nasıl ilerlenir?

    Lefkoşa psikolog ile çalışırken genellikle şu yol izlenir: ön değerlendirme → bireysel motivasyon çalışması (MI) → yapılandırılmış BDT programı (ev ödevleri, mali sınır uygulamaları) → gerektiğinde aile seansları ve grup desteği → nüks önleme planı ve periyodik takip. Bu yapı, hem kumar bağımlılığı türleri arasındaki farklılıkları hedefler hem de kişiye özel çözüm sunar.


    Kısa pratik özet (hızlı adımlar)

    1. Güvenli mali bariyerler koyun (kartları sınırlama, uygulama silme).

    2. İlk adımda motivasyonunuzu netleştirin (MI yaklaşımlarıyla).

    3. BDT temelli bir program ve ev ödevleriyle otomatik düşünceleri hedefleyin.

    4. Mindfulness / nefes teknikleriyle dürtüleri yönetmeyi öğrenin.

    5. Aile veya eşinizle terapiye katılın; destek ağınızı güçlendirin.

    6. Destek grubuna (GA vb.) düzenli katılım düşünün.

    7. Nüks planı oluşturun ve periyodik izleme sağlayın.